borç ödenmeden haciz kaldırılır mı

Haciz nedir? Haciz nasıl kaldırılır? Borcu ödemeden haczi kaldırmak mümkün müdür? Bu yazımızda taşınır ya da taşınmaz mallarınıza cebri-icra yoluyla konulan hacizleri borcu ödemeden nasıl kaldırabileceğinizden bahsedeceğiz.

HACİZ NEDİR?

Haciz, herhangi bir borcunuzdan kaynaklı taşınır ya da taşınmazlarınıza icra yoluyla el konulması işlemidir. İcra Müdürlüğü’nden gönderilen ödeme emrine  7 gün içinde itiraz etmemişseniz ya da doğrudan ilamlı icra takibi varsa icra takibi kesinleşir. Bu durumda alacaklının; evinize ,arsanıza, maaşınıza ya da banka hesaplarınıza haciz koyma hakkı doğar.

Haciz nasıl kaldırılır? Borcu ödemeden haczi kaldırmak mümkün müdür?

Herhangi bir borcunuzdan dolayı mallarınıza haciz işlemi uygulanmışsa kural olarak bu hacizlerin kalkması için borcun tamamını ferileri ile birlikte ödemeniz gerekir. Ancak İcra İflas Kanunu’na göre borçlunun taşınır ya da taşınmazlarına konulan hacizlerde hak düşürücü süre bulunmaktadır. Bu süre taşınır  (para, araç, senet…) ve taşınmaz mallar için (ev, arsa…) 1 yıldır.

Nitekim İcra İflas Kanunu m. 106 şu şekildedir:Alacaklı veya borçlu, hacizden itibaren bir yıl içinde haczolunan malın satışını isteyebilir. Borçlunun üçüncü şahıslardaki alacağı da bu hükme tabidir. Bir yıllık süre içinde satışı istenip de artırma sonucu satışı gerçekleştirilemeyen mahcuz hakkındaki satış isteme süresi, satış isteyen alacaklı bakımından birinci fıkrada belirtilen sürenin sona ermesinden itibaren bir yıl daha uzar.”

Yine İcra İflas Kanunu m. 110 şu şekildedir: Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya (…)(1) talep geri alınıp da kanuni müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar. Hacizli malın satılması yönündeki talep bir defa geri alınabilir. Haczedilen resmi sicile kayıtlı malların, icra dairesiyle yapılacak yazışmalar sonucunda haczinin kalktığının tespit edilmesi hâlinde, sicili tutan idare tarafından haciz şerhi terkin edilir ve
işlem ilgili icra dairesine bildirilir. Birinci fıkra gereğince haczin kalkmasına sebebiyet veren alacaklı o mala yönelik olarak, haczin konulması ve muhafazası gibi tüm giderlerden sorumlu olur. “

 https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.3.2004.pdf

Kanun maddelerinden de anlaşılacağı üzere alacaklı, borçlunun mallarına koyduğu hacizler için hak düşürücü süre içerisinde satış işlemine başlamalıdır. Eğer haciz tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre geçmeden satış işlemlerine başlanılmamışsa hacizler kendiliğinden kalkmaz. Bu durumda borçlunun ilgili İcra Müdürlüğü’nden mallarına konulan hacizlerin kaldırılmasını talep etmesi gerekir.

Haciz ile ilgili Yargıtay Kararları:

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/574 E. , 2022/7298 K. sayılı kararı : İİK’nun “paraya çevirme” başlığını taşıyan 106. ve devamı maddelerinde taşınır ve taşınmaz malların satış usulü düzenlenmiştir. Borçlunun üçüncü kişilerdeki alacağı, taşınır hükmündedir. Aynı Kanun’un 110. maddesinde ise; “Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya talep geri alınıp da, bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; haciz 07.02.2017 tarihinde, satılarak paraya çevrilmesi zorunlu mala değil, borçlunun alacaklı konumunda olduğu … … 11. İcra Dairesi’nin 2015/20495 Esas sayılı dosyası üzerine konulmuş olup İİK’nun 106. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre borçlunun bu takip dosyasındaki alacağı menkul hükmünde ise de Yargıtay yerleşik içtihatlarına göre dosya alacağına haciz konulması durumunda, alacaklı ancak fiili olarak o dosyaya para girdiği tarihten itibaren kendisinin alacaklı olduğu dosyaya paranın gönderilmesini isteyebileceği, öncesinde fiili imkansızlık olduğu göz önüne alındığında alacağı için bir başka takip dosyasına haciz koyduran alacaklının haczinin korunmasının gerektiği, somut olayda da haciz koydurulan dosyaya henüz tahsil edilip giren bir paranın mevcut olmadığı, bu durumda da alacaklının herhangi bir parayı kendi dosyasına isteyemeyeceği ve 6 aylık haciz düşme süresinin de başlamayacağı, dolayısı ile İİK’nun 120/2. maddesi uyarınca verilen yetki belgesi isteme süresinin de 6 aylık süreye bağlanmasının yerinde olmadığı, zira İİK’da yetki belgesi talep etmek için belirli bir sürenin öngörülmediği, İİK’nu 106-110. maddelerinin kıyasen uygulanarak haciz tarihinden itibaren 6 ay içinde yetki belgesi istenmemesi nedeni ile haczin düşmüş olması kabul edilerek yetki belgesinin iptal edilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.”

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/8798 E. , 2022/3018 K. sayılı kararı : “Her ne kadar alacak ve para menkul hükümlerine göre haczedilir ise de, bu paranın satılarak paraya çevrilmesi söz konusu olamayacağından satış isteme açısından İİK.nun 106. ve 110.maddelerinin tatbiki düşünülemez. Ancak yasada para alacağı üzerine konulan haczin ne kadar süreyle mevcudiyetini koruyabileceği yönünde bir açıklık bulunmadığından İİK.nun 106.maddesinde menkul mallar için öngörülen 1 yıllık sürenin para alacakları yönünden hacizden itibaren paranın istenmesi için gerekli azami süre olarak kıyasen uygulanması ile birlikte paranın icra dosyasına celbi talebinin, satış talebi gibi değerlendirilip buna göre inceleme yapılarak hüküm kurulması gerekir. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince İİK’nun 106-110 gereğince işin esasının incelenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekmiştir.”

https://karararama.yargitay.gov.tr/

Yukarıdaki Yargıtay kararından da  anlaşılacağı üzere borcu ödemeden de hacizlerin kaldırılması mümkündür. Ancak sürecin takip edilmesi çok mühimdir. Bu sebeple icra dosyalarınızın bir avukat yardımıyla takip edilmesi gerek hak mağduriyetine yol açılmaması gerekse sürecinin hızlı ve etkili olabilmesi için faydalı olacaktır. Bu sebeple icra dosyalarınıza yardımcı olmamız veya aklınıza takılan sorular için bizi her zaman arayabilirsiniz.  https://www.bereshukuk.com/aeen_team/av-beyzanur-zivali-devecioglu/

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir